Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde, Gölcük depreminin meydana geldiği 17 Ağustos 1999 tarihinde dünyaya gelen 23 yaşındaki Osman Enes Baştürk, Kahramanmaraş merkezli depremde yıkıntı altında kalmış olarak yaşamını yitirdi. Osman Enes Baştürk, ufak kardeşine siper olmaya çalışırken yaşamını kaybettiğini belirlendi.
Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7.7 ve Elbistan merkezli 7.6’lık iki büyük depremin en fazlaca yıkıma yol açmış olduğu yerlerden biri de Gaziantep’in Nurdağı ilçesi oldu. Depremin vurmuş olduğu öteki 11 il ve ilçelerinde olduğu benzer biçimde Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde de pek fazlaca yaşam yarım kalırken, afetin arkasından ortaya çıkan acı dolu hikayeler de yürekleri yakmaya devam ediyor.
ASRIN FELAKETİNE 3 GÜN ÖNCE TAŞINDIKLARI EVDE YAKALANDILAR
Asrın felaketinden 3 gün ilkin Gaziantep’ten Nurdağı’na taşınan Baştürk ailesi de depreme yeni evlerinde yakalandı. Zelzele esnasında evde olan baba Mehmet, anne Asiye ve oğulları Osman Enes ile Emirhan Baştürk yıkıntı altında kaldı. Yıkıntı altında kalan Baştürk ailesinden baba Mehmet, anne Asiye ve ufak evlatları Emirhan kurtarılırken, ortanca oğulları Osman Enes ise yıkıntı altında kalmış olarak yaşamını yitirdi.
Yıkıntı altında kalmış olarak yaşamını kaybeden Osman Enes’in acı hikayesi ise yürekleri dağladı. 17 Ağustos 1999‘da Gölcük merkezli depremin yaşandığı gün Gaziantep’te sabaha karşı dünyaya gelen 23 yaşındaki Osman Enes Baştürk, Kahramanmaraş merkezli 2023 depreminde yıkıntı altında kalmış olarak yaşamını yitirdi. Acılı anne ve baba, oğullarının ufak kardeşine siper olmaya çalışırken yaşamını kaybettiğini belirterek o gece yaşadıklarını göz yaşlarıyla söyledi.
“O GECE FELAKETİ YAŞADIK, SANKİ KIYAMET KOPUYORDU”
Zelzele gecesi yaşadıklarını özetleyen Mehmet Baştürk, “O gece felaketi yaşadık. Sanki kıyamet kopuyordu. Teheccüd namazına kalkmıştım ve saat 03.05’ti. Sonrasında yine uyumuşum. Sonrasında bu zelzele oldu ve bina sallandı. Aniden ışıklar söndü ve bina yere doğru yıkıldı. Çoğumuz yıkıntı altında kaldık. Ben depremden sonrasında bir alan bularak kendi imkanlarım ile çıktım. Sonrasında eşim ve ufak oğlumun sesini duydum. Kendi imkanlarımıza 5-6 saat sonrasında eşimi, 8-9 saat sonrasında da ufak oğlumu çıkardık” dedi.
“OĞLUM 17 AĞUSTOS DEPREMİNDE DOĞDU, 2023 KAHRAMANMARAŞ DEPREMİNDE ÖLDÜ”
17 Ağustos 1999 depreminde sabah karşı doğan 23 yaşındaki oğlu Osman Enes Baştürk’ün Kahramanmaraş depreminde yıkıntı altında kalmış olarak yaşamını kaybettiğini belirten baba Mehmet Baştürk, “Oğlum 17 Ağustos 1999 depreminde sabaha karşı doğmuştu. 2023 Kahramanmaraş merkezli depremde de yaşamını yitirdi. Bu acıyı ifade edemiyorum. Tanrı mekanını aden etsin. 1999 depreminde doğan oğlum, 2023 depreminde öldü. Tanrı onu bizlere 23 yıllığına vermiş” ifadelerine yer verdi.
“ENKAZ ALTINDA ÖLEN OĞLUM KÜÇÜK KARDEŞİ ZARAR GÖRMESİN DİYE SİPER OLMUŞ”
Depremde yaşamını kaybeden oğlu Osman Enes’in ufak kardeşi Emirhan’a siper bulunduğunu da aktaran baba Baştürk, “Yıkıntı altında ölen oğlum Osman Enes, o esnada ufak kardeşi Emirhan zarar görmesin de diye ona siper olmuş” ifadelerini kullandı.
“HER ŞEYİMİZİ KAYBETTİK, KÖYDE ÇADIRDA YAŞIYORUZ VE DESTEK BEKLİYORUZ”
Zelzele felaketi sonrası oğlu Osman Enes’le beraber her şeylerini de kaybettiklerini söyleyen Baştürk, “Şu an köyde çadırda yaşıyoruz. Depremden 11-12 gün hastanede kaldık ve sonrasında köyde çadırda yaşamaya başladık. Sonrasında bizlere hiçbir yardım gelmedi. Köyde kendi imkanlarımızla yaşıyoruz. Bu afette bir oğlumu kaybettim, benim ve büyük oğlumun evi tamamen gitti. Yetkililerden ikimiz de destek istiyoruz. Şu sebeple ne yapacağımızı, iyi mi yaşayacağımızı bilmiyoruz” şeklinde konuştu.
“O EVE 3 GÜN ÖNCE TAŞINMIŞTIK, RESMEN OĞLUMA MEZAR YERİ ALMIŞIM”
O gece yaşadıklarını özetleyen anne Asiye Baştürk, “O gece yaşadıklarımız anlatılamaz, ifade edilemez şeylerdi. Sözün bittiği yeri yaşadık biz. O eve 3 gün ilkin taşınmıştık. Üçüncü günün sabahına çıkamadık. Resmen oğluma gömüt yeri almışım” dedi.
“17 AĞUSTOS 1999 DEPREMİNDE SABAHA KARŞI DOĞDU, BU DEPREMDE SABAHA KARŞI VEFAT ETTİ”
Acılı anne ise “Bu acıyı yaşayan bilir. Tanrı bu acıyı hiç kimseye yaşatmasın. Büyük bir gümbürtüyle uyandık fakat uyandığımızda her şey bitmişti. Çoğumuz aynı odadaydık. Yıkıntı altındayken ben bayılmışım. Ufak oğlum ‘anne nasılsın’ sesine uyandım. Oğlum iyiyim sen nasılsın, ağabeyin iyi mi dedim. O da ‘ağabeyimde ses yok, eli buz benzer biçimde olmuş’ dedi. Büyük oğlum o esnada ufak kardeşine yıkıntı gelmesin diye sipere olarak korumuş fakat kendisini koruyamamış. Oğlum Osman Enes 17 Ağustos 1999 depreminde sabaha karşı doğmuştu. Bu depremde de sabaha karşı vefat etti. Her şeyimizi kaybettik, her şey tamamen gitseydi de oğlum gitmeseydi. Kendimi ifade etmekte fazlaca zorlanıyorum” diye konuştu.