Eczacıbaşı Dynavit‘in Sırp voleybolcusu Tijana Boskovic; CEV Şampiyonlar Ligi, performansı ve Türkiye’deki yaşamına dair Spor Arena’nın sorularını yanıtladı.
-CEV Şampiyonlar Ligi finalinde rakibiniz Vakıfbank. Rakibinizi iyi mi değerlendirirsin?
Vakıfbank’ı oldukca iyi tanıyoruz. Birçok kez karşı karşıya geldik ve final için heyecanlıyız. Inanırım İtalya’da görkemli bir voleybol şöleni olacak. Umuyorum ki kazanan taraf biz oluruz ve İtalya’dan kupa ile döneriz.
-İki Türk takımının finalde olmasını iyi mi yorumlarsın?
Türkiye Ligi hem dünyanın hem de Avrupa’nın en iyi liglerinden biri. Avrupa’nın en üst düzey turnuvasında iki Türk takımının olması da bunun rastlantı olmadığını gösteriyor.
-Öteki ülkelerle kıyasladığında Türkiye’yi nerede görüyorsun?
Türkiye voleybolu hakikaten son yıllarda meydana getirilen yatırımlar ve transferlerle oldukca iyi bölgelere gelmiş durumda. Hem kulüp takımlarının, hem de federasyonun yatırımlara destek oluyor olması ligin standardını de arttırıyor. Inanırım ki daha da iyi bölgelere gelecek.
-Eczacıbaşı ile sözleşme yeniledin. Burada mutlu musun. Kulübün yapısı, sana olan yaklaşım hakkında ne dersin?
Kendimi bildim bileli bu ailenin bir parçasıyım. 18 yaşlarında bu kulübün kapısından girdim ve hala buradayım. Oldukca mutluyum, burada mutlu olmamak olanaksız. İnsanlar, çalışanlar, yöneticiler, oldukca sıcak. Kulüpteki organizasyon oldukca ustalaşmış yürütülüyor.
-Düzgüsel sezonda Vakıfbank karşısında daha üstün oyunlarla galibiyetler elde ettiniz. Bu durumun finalde ruhsal yansıması iyi mi olur? Avantaj mı, dezavantaj mı?
Kazanmak daima güzel fakat geçmişe takılıp yaşamamak gerekiyor. Her maç yeni bir öykü ve her maçın değişik hikayesi var. Vakıfbank’ı düzgüsel sezonda yenmiş olabiliriz fakat şimdi sezonunun en mühim bölümündeyiz ve kazanan kupanın sahibi olacak. Aslolan şimdi, burada yenmemiz lazım.
-Düzgüsel sezonda atak istatistikleri yüzdesinde zirvedesin. (480 top – %59.5 başarı – %47.1verimlilik). Bunun sırrı ne?
Bunun bir sırrı yok Elimden geleni takıma vermeye çalışıyorum. Ekip arkadaşlarımın da yardımıyla bazı şeyler daha da kolaylaşıyor.
-Takımda ortam ve arkadaşlık ilişkiniz iyi mi?
Oldukca iyi. Hakkaten mükemmel bir grupla çalışıyorum. Aslen oldukca talihli olduğumu hissediyorum zira takımdaşlık, arkadaşlık ve ilişkilerden yana bu zamana kadar Eczacıbaşı’nda hiçbir problem yaşamadım. Her yıl daha güzel oldu. Her yıl daha oldukca motive olduğumuz, daha oldukca eğlendiğimiz ve güvendiğimiz ortamlar yaratıyoruz.
-Ulusal Ekip ve Eczacıbaşı’nda yeni hedeflerin neler olacak?
Hedeflerim daima aynı. Kazanmak. Oynadığım her maçı, her turnuvayı aynı hırs ve hedefle kazanmak için çıkıyorum.
– Türkiye Ligi’nin kalitesi hakkında ne dersin. Rakip takımlarda oynayan, performansını beğendiğin ya da senin şaşırtan adlar var mı?
Hakkaten isim veremem. Burada, Türkiye Ligi’nde oynayan mükemmel sporcular var.
-Sporcu olarak örnek aldığın, onun benzer biçimde olmak isterim söylediğin bir rol modelin kimdir?
Örnek aldığım bir oyuncu yok. Voleybola başladığımda Sırp ulusal takımındaki oyuncuları izleyerek büyüdüğüm için daima onları örnek aldım. Öteki sporları takip edip saygı duyduğum birçok sporcu var.
-Voleybolun yanı sıra yapmaktan keyif aldığın başka şeyler de var mı?
Boş zamanlarımı dürüst olmak gerekirse dinlenerek geçiriyorum. Program ve maç yoğunluğundan olabildiğince geriye kalan zamanda dinlenmeye çalışıyorum. Kalan zamanımda da yeni bölgeler keşfedip kahve içmekten hoşlanıyorum. Ne kadar birlikte zaman geçirsek de, boş zamanlarımda ekip dostlarımla bir şeyler yapmak da beni oldukca mutlu ediyor.
-Uzun süredir Türkiye’desin. İstanbul’da yaşamak iyi mi? Burada mutlu musun? Türkçe öğrenme sürecin iyi mi gidiyor?
İstanbul’u oldukca seviyorum. Kültürü, insanları, yiyecekleri buraya geldiğim ilk günden beri beni büyüledi. Daha çok keşfetmem ihtiyaç duyulan oldukca fazla yer bulunduğunu düşünüyorum fakat elimden geldiği kadar bir bölgeler de görmeye fırsat yaratmaya çalışıyorum. Bana en refah veren an da, Avrupa’dan Anadolu’ya feribotla geçtiğim an diyebilirim. O anda sanki Dünya duruyor, oldukca rahat. Elimden geldiği kadar Türkçe konuşmaya çalışıyorum. Bence iyi gidiyor fakat doğal ki daha da iyi olabilir.
-Dünya genelinde voleybol severler de seni yakından takip ediyor. Onlara neler söylemek istersin?
Sevdiğim sporun yakından takip edilmesi doğal ki beni oldukca mutlu ediyor. Sahaya her çıktığımda elimden geleni yapmış olup onlara güzel maçlar izletmeye devam etmek isterim. Desteklerini hissediyorum ve ben de onlarla elimden geldiğince maç sonralarında konuşarak teşekkür etmeye çalışıyorum. Bu oldukca hususi bir his.