Hayatta ne var ise çocuk edebiyatında da o var

By | April 17, 2023

Yazar Gülsüm Sezgin’e çocuk edebiyatı ile ilgili sorularımızı yönelttik. Göç ve sığınma konusunu işleyen İbrahim ile Kartopu’nun da yazarı olan Sezgin “Güncel durum, politikalar değişmiş olur fakat bir başkasını anlamaya ve sevmeye yönelik çabamız bizi biz yapıyor. Çocuk edebiyatının yaşamı aktarırken yapması ihtiyaç duyulan de bu diye düşünüyorum. Sevgiyi, merakı, yaşam coşkusunu merkeze almak. Hayal enerjisini, umudu ve tanıma heyecanını canlı tutmak.” diyor.

Çocuklar için yazmak/üretmek sizin için ne ifade ediyor?

Dalgalı denizde yüzmek. Zor fakat daima oldukça keyifli. Zor şundan dolayı gelip geçtiğiniz yolları yeniden anımsamak, geri çağırmak gerekiyor. Çocuğun bakmış olduğu yere dönmek, tekrardan taze gözlerle bakabilmek lazım. Bu bununla beraber oldukça keyifli. Bu sebeple çocuk kafası diye bir gerçek var. Yarın ne olur endişesinden azade tek memleket orası. Keşke hep orada yaşayabilsek.

“Türkiye’de Çocuk Dergileri ve Gündem Belirleme: Doğan Kardeş Dergisi Örneği” temalı bir yüksek lisans teziniz var. Bu derinlikli emek verme gerektiren bir sorun sadece gene de sormak isterim. Hâlihazırda gösterilen çocuk dergilerinin gündem belirleme noktasında sizce iyi mi bir işlevi var ya da bir işlevi var mı?

Günümüz dergilerinin bu şekilde bir amacı yok. Pek örneğine rastlamıyoruz ne yazık ki. Oysa çocuğun kendisi için harekete geçebileceğini, taleplerini belli bölgelere iletebileceğini, kendisi ya da akranları için istediği şeyleri gerçekleştirebileceğini görmesi bakımından oldukça mühim. Tezde Doğan Kardeş dergisinin okurlarının da desteğini alarak yürüttüğü bir yazışma sürecini ele alıyoruz. Hint başbakanı Nehru’dan bir fil isteniyor. Mecmua; okurlarının mektupları, yazı ve karikatür çizimleriyle bu talebi gündemde tutmayı başarıyor. Böylece 1950 senesinde Mohini isminde yavru fil İstanbul’a geliyor. Dolmabahçe’de devlet töreniyle ve yöre okulların öğrencilerinin coşkulu katılımlarıyla karşılanıyor. Peşinden Ankara’ya Mustafa Kemal Atatürk Orman Çiftliği’ne gönderiliyor. O yıllarda çocuklar Mohini’yi burada ziyaret etmek için çok istiyor. Hatta Gazeteci Hıncal Uluç da o günlerin evladı olarak “Biz Ankara’da yaşayanlar talihliydik” diye konu alıyor. Şişman insanlara “Mohini” demek gündelik dilde yerini alıyor. Özetle bu fil geldiği o seneler süresince ülke gündeminde yer tutmayı başarıyor. Ve bu başarı daima Doğan Kardeş dergisi okurlarını gururlandırıyor. Bu sebeple bu filin gelmesinde kendilerinin büyük oranı bulunduğunu biliyorlar. Bu bir çocuk için mühim bir başarı olsa gerek. Keşke bugün de her çocuk dergisi okuruyla böylesi bir etkileşim kurmanın yollarını arasa. Derginin okurlarından biri de Ebubekir Kurban. Aslen yakın arkadaşı vasıtasıyla biliyor dergiyi. Elçiliklere mektup yazmak şeklinde bir alışkanlığı olduğundan bahsediyor. Bu da derginin öğrettiği bir şey aslen: Talepte bulunmak. Ebubekir Kurban, “Doğan Kardeş ve İsrail” başlıklı yazısında konu alıyor. Elçiliklere mektup yazarak ülkelerini tanımak istediğini bildiriyor. İsrail’den bir koli geliyor bigün adına. Doğal evde büyük şaşkınlık. Bu şekilde garip tesirleri, yansımaları var derginin okurlarının hayatında.

Göç/mültecilik kavramlarını bilhassa Suriye iç savaşından sonrasında -edebiyatın günceli takip etmesinin organik bir sonucu olarak- çocuk edebiyatı alanındaki eserlerde daha oldukça görür olduk. Kaleme aldığınız İbrahim ile Kartopu da çizim ve anlatısıyla cenk sebebiyle ülkesinden ayrılmak zorunda kalmış bir çocuğun hikâyesini işliyor. Çocuk edebiyatının çocuk okuru hayata hazırlama işleviyle ilgili neler söylemek istersiniz?

Hayatta ne var ise edebiyatta da o var. Çocuk edebiyatı de ilgilendiriyor bu durum. İbrahim ile Kartopu bir göç ve sığınma öyküsü. Göçmen arkadaşı olan çocuklar bunu bu odak noktasından okumuş olabilirler. Sadece pek oldukça çocuğun daha oldukça iyiliğe, dostluğa, emek vermeye odaklandığını okul söyleşilerinde gördüm. Çocuklar İbrahim’i ve Kartopu’nu okudular. Onların dostluğuna odaklandılar. Sevmek, sevilmek, iyiliği büyütmek… Bunlar tam da kitabın çıkış noktasını ifade ediyor. Güncel durum, politikalar değişmiş olur fakat bir başkasını anlamaya ve sevmeye yönelik çabamız bizi biz yapıyor. Çocuk edebiyatının yaşamı aktarırken yapması ihtiyaç duyulan de bu diye düşünüyorum. Sevgiyi, merakı, yaşam coşkusunu merkeze almak. Hayal enerjisini, umudu ve tanıma heyecanını canlı tutmak.

İbrahim ile Kartopu zor bir meseleyi ele alıyor. Bu kitap, bundan sonrasında kaleme almayı düşündüğünüz kitaplar ve izleyeceğiniz yola dair bir ipucu veriyor diyebilir miyiz?

Aslen mevzu seçerken bir plandan ziyade serkeşliği esas almış durumdayım denebilir. Duygularım, merakım hangi mevzuya odaklanmışsa; beni ne üzmüş ne eğlendirmişse ona yöneliyorum. Şimdi baskı hazırlığı devam eden bir tarih serisi var. Osmanlı tarihinde cirit alayları, lale yetiştiricileri ve esnaf alayları arasındaki rekabeti konu alıyor. Mizahın ön planda olduğu bir seri diyebiliriz. Fakat öteki taraftan İbrahim ile Kartopu’ndaki iyilik ve çokkültürlülük teması daima gündemimde. Bu doğrultuda da hazırlığı devam eden bir çalışmam var.

Bu ayın kitapları

Başörtüm sema şeklinde…

Olimpiyatlarda eskrim branşında bronz madalya kazanan ilk Müslüman Amerikalı Ibtihaj Muhammad’in değindiği En Güzel Mavi; bir aile, sevgi ve inanç hikâyesi. Erişkinlik yıllarında başörtüsü takmaya süregelen ve inancını gösterme şekli yüzünden zorbalığa, ayrımcılığa uğrayan Ibtihaj Muhammad kitabın yazılış amacını şöyleki dile getiriyor: “Inanırım bugün de genç kızlar benim karşılaştığım fena muamelelerle kim bilir daha fazlasıyla karşı karşıya kalıyorlar. Bu hikâyeyi, benim yaşadıklarıma benzer şeyler yaşayanlar, kendilerini bir kitapta görebilsinler diye yazdım.” Kitap, Hatem Aly’nin çizgileriyle raflarda.

En Güzel Mavi, Ibtihaj Muhammed, S.K. Ali, Ketebe Çocuk, Mart 2023, 36 sf.

Efsaneleşmiş bir dinlence!

Efsaneleşmiş Tatilim, Zeynep ve ailesinin yolunu Afyonkarahisar’a düşürmesiyle açılıyor. Zeynep en başlangıcında pek hoşnut olmasa da günler içinde vakalar değişik gelişiyor ve unutamayacağı bir dinlence geçiriyor. Tatillerinin ilk günlerinde tüm şehirde sular kesilip kıtlık başlıyor. Cafer Usta’yla kesişen yolları onları susuzluk problemininin çözümünde soluksuz okuyacağımız bir maceraya sürüklüyor. Alaeddin Keykubat’tan Büyük Saldırı’a, Karahisar Kalesi’nden Kocatepe’ye, ebru teknesinden kadınanalara uzanan ve Afyon zamanı, kültürü ile ilgili epey data ve anekdot sunan kitap metin aralarında verdiği mesajlar bakımından da kıymetli.

Efsaneleşmiş Tatilim, Figen Yaman Coşar, Erdem Çocuk, İstanbul 2023, 112 sf.

Sual makinesi çalışıyor

Hüsniye Gülsev Koç’un Multibem Yayınları’ndan çıkan ve iki evladının sorularından ilhamla değindiği kitabı Sual Makinesi, sual sormayı oldukça seven ve her fırsatta sual soran iki çocuğun sempatik sorularıyla karşılıyor okuru. O şekilde ki çocuklar parktaki güvenlik görevlisinden, vapurları takip eden martılara, sanatçılardan marangozlara kadar seslerinin ulaşmış olduğu her insana ve her şeye yöneltiyorlar sorularını. “Eskimoların giysileri eskir mi? Güneş uyumaya giderken esner mi?” şeklinde kimi süre yetişkinlerin ne yanıt vereceğini bilemediği bu sorular, ufak okuru yeni sorular sormaya teşvik ederken ebeveynlere de yalnız olmadıklarını hatırlatıyor. 3 yaş ve üstü için.

Sual Makinesi, Hüsniye Gülsev Koç, Multibem Yayınları, Şubat 2023, 32 sf.